7 Kasım 2022 Pazartesi

HAYVAN ÇİFTLİĞİ- GEORGE ORWELL

Sevgili kitap sever, blog takip eder, yolu buraya düşerlerim hoş geldiniz. Nasılsınızlar?

Sanırım taslak olarak bekleyen 11-12 adet postum var, sadece fotosunu ekleyip yorum yazmadıklarım var, inanın 2021 Bilançosu ve 2022 Planlarım diye hazırlayıp yayınlamadıklarım bile var . O halde nice zamandan sonra niye bu kitap değil mi?

 Halihazırda son 10 yıldır, yani blog yazmaya başladığımdan beri okumamışım kitabı bunun kanıtını da yayınlanmamışlığından ediniyoruz :D, fakat çok yıllar önce okumuş olduğumu hatırlıyorum. Tekrar okumaya karar verdikten kelli kısa bir kontrol yaptım, çünkü kitapta malumunuz fabllar olsun, benzetmeleri olsun,  anıştırmaları olsun, göndermeleri olsun yazılış şekli ile anlatılmak istenen farkların mevcut olduğu bilinmekte.  Ben daha evvelki okumalarımda kitabı yine Stalin dönemi anlatılıyor ana fikriyle ve  o zamanın Sovyetler hiyerarşisini düşünerek, yahu kim olabilir bu katledilen tilki veyahut  hangi kesimi temsil ediyordur bu at, bu ayrı yerlerde yemlenip toplulukta ses çıkarmalarına engel olunan  tavuklar kimlerdir  şeklinde merak celblerimi gidermiştim.

Bu defa öyle yapmadım, aslında yine o şekilde okumaya başladım ama şöyle bir şeyin ayırdına vardım; salt Stalin dönemi ya da Sovyetleri ya da Sosyalizm erklerini tanımlamayacak ve bunlarla sınırlandırılamayacak bir kitap . Günümüz koşulları düşünülerek okunduğunda görülüyor ki, aslında günümüz dünyasında da aynı düzen,aynı yetkiyi ele geçirene kadar ayıyı dayı etmeler, al gülüm ver gülümler, sen bana paranı söyle ben sana ne alırı söyleyimciler, gibi sıkıntılar mevcut. Şimdi şuraya yazmak doğru olmayabilir ama bunu yazmak zorunluluğunu hissediyorum, memleketimin içinde bulunduğu şerait tam olarak "gelirken severler geldikten sonra ..." modeli  olup, kitapta anlatılan ile birebir örtüşmekte ve kitaptaki karakterleri bütün fikirleriyle, bütün davranışlarıyla , bütün bugün söylediklerinden yarın çarkları ile o kadar içimizdeler ki. O kadar çok görüyoruz ki bu tipleri ekranlarımızda, yaşantılarımızda.

Yetki alıncaya kadar başka alındıktan sonra başka olan söylemler, işimize gelince dost edip işimize gelmeyince post ettiklerimiz, başa taç  edip görünce kaç ettiklerimiz, bugün ortalıkta alenen görüp kör kaldıklarımız, duyup ta anlatamadıklarımız ama bir sorun nedenlerimiz. Şimdi karakter olarak bu kişi şu hayvana denk  demek bambaşka kapıları açabilir önüme, Trakya yolları taştan Silivri çıkarmasın bizi baştan diyelim . 
Bu bağlamda bugün siyasi olarak arkasında olduklarınızı bağzı nakli mümkün organlarınız ile tetkik edebilirseniz,  sadece  okuyabileceğiniz değil, tam olarak ibret alınacak bir kitap olur kendisi. 
Dönem ile, kişiler ile  kısıtlanamayacak, her zamanı anlatmaya mukadder bir eser. Bir Peri Masalı alt başlığından ötürü, çocuklara masallar gibi algılanıp çocuk kitabı demişler ve hatta bazen bu niyetle çocuklara da okutmuşlar ama bence yeryüzü üzerinde yetke verilen iki ayaklı canlı alemini anlatmayı, dört ayaklılar üzerinden ve  bu kadar doğru başarabilen bir kitaba sadece çocuk kitabı demek  doğru değil.

Son söz olarak 

"Dışarıdaki hayvanlar, bir domuzların yüzlerine bir insanların yüzlerine bakıyor; ama onları birbirlerinden ayırt edemiyorlardı."

Kalın sağlıcakla...
 

22 yorum:

  1. Ben de geçen günlerde okuyup beğenmiştim, güzel yorum olmuş.Ben de: https://kitapcumhuriyetim.blogspot.com/2022/10/george-orwellun-harika-distopik.html?m=1 burada paylaştım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap Cumhuriyetim,
      hemen bakıyorum :) Teşekkür ederim paylaştığın için.

      Sil
  2. Allah Allah bismillahh bu nasıl bir yazı. Ba-yıl-dım :)) Veee geçenlerde Ali Ural ın katıldığı Peynir Gemisi youtube programını dinlerken öğrendim. Zamyatin (Biz'in yazarı) Huxley'in (Cesur Yeni Dünya nın yazarı) hocasıymış, Huxley de George Orwell'in hocasıymış. Eleştirel bakış ilerleyerek geliyor ve gerçekten insanlığın kokuşmuşluğu ancak bu kadar anlatılır. Ben açıkçası kitabı okurken Stalin dönemini anlattığını vesaire bilmiyordum hala o konularda cahilim. Genel bir bakışla okuduğumda süper ötesi etkileyiciydi. Bu yazı da öyle. :)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. birgaripşeyma,
      estağfurullah canım, ille tarihi denkliği araştırılıp okunacak diye bir şey yok, gerçekten tarihten bağımsız olarak okunduğunda da harika bir kitap. Hepsinin müthiş yazarlar olmasını geçiyorum gerçekten ne yazdıklarını bilmelerinin hayranıyım. Her yönüyle etkileyicilik ve eleştiri aynı kapta nasıl mükemmel harmanlanırın ders şekli verilmişi hali kitap. teşekkür ederim o senin etkileyiciliğin

      Sil
  3. maalesef çıkarlar üzerine bir dünya, çıkarsız selam verenler bile o kadar az ki, insanlar artık kuduz gibi kıskanç günümüzde bir de bence, bu kitabı tekrar okumak güzel olmuştur bence

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahmet OZan,
      çıkarlarımız biz insanlar için insani değerlerden 2 üst seviyeye geldi, ama ondan önce insanlar iktidar hırslarına yenik düştü. Vatan millet sakarya çok kısa yazılmıs bir hikaye kitabı muamelesi görüyor, kimsenin okumak istemediği. Sırf koltuk sevdasına nice canların gitmesi bile önemsiz birer ayrıntı kalıyor, fakat bence en acı kısmı birileri o koltuklarda otursun diye diğerleri onlardan fazla çığırtkanlık yapıyor. Bana dokunmayan yılan diye düşündükçe biz, o yılanın canımızı yakma olasılığı artıyor.

      Sil
  4. Fakat azizim bu nasıl bir üsluptur. Yıllardır okumamış olduğum hatta ilgimi bile çekmeyen şu kitabı öğle arası koşup alasım geldi.
    Not: Alıntı çor çarpıcı, tokat gibi, gerçek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. dövüşürken hanımefendi değilim,
      canımsın, teşekkür ediyorum fakat mübalağa ediyorsun :) Yine de okumanı çok isterim diyeceğim kitaplardan biri, keyifli okumaların olsun

      Sil
  5. O kadar güzel yazmışsın ki, bayıldım yazıya:))) Ben bu kitabı ne zaman elime alsam bırakıyorum, okuyamadım bir türlü, zamanı değil sanırım:))) Senin anlatımın fikrimi değiştirdi:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kitapkeşfi,
      teşekkür ederim ;) çok yakın bir zamanda okumanı dilerim:)

      Sil
  6. Calvino'nun sınıflandırması var ya, herkesin okuduğunu sandığı ama okumadığın kitaplar diye, hah işte o gruptan benim için bu kitap:p

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. N.Narda,
      ahaha hemen oku:) gelirken getiremiyorum çünkü elektronik kitap olarak okudum ama online bulman çok mümkün hatta Hattuşa'da var niye bulman için uğraşıyorum çünkü hemen okusan ne güzel olur mesela, konuşabilirdik sıcağı sıcağına:)

      Sil
  7. Beni en çok unutma kısmı etkilemişti. Nasıl da güzel geçmişi değiştirip duruyorlardı. Ama bir daha okumaya yüreğim el vermez, çok üzülüp daralıyorum kitaptaki her şeyin sürekli yaşandığını görünce.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Handan,
      o unutma kısmını bizim memlekette her saniye canlı yaşıyor oluşumuz ne kadar acı ya :( maalesef hiç ders almadığımız için tarih hep tekerrür halinde, ben artık o kadar da üzülmüyorum herkes hak ettiği gibi yönetiliyor...

      Sil
  8. Bu kitap zorunlu ders olarak okutulmalı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Abdullah ÖZer,
      çok haklı bir önerme, çok mantıklı da fakat...

      Sil
  9. Sesli kitap olarak dinlemiştim ve çok etkilenmiştim.Herkesin okuması ve bilmesi gerek diye düşünüyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yurdagül Çelik,
      kesinlikle bilinmesi gerekenlerden, ...

      Sil
  10. 1984'le günümüz Türkiye'si arasında da çok büyük benzerlikler var ne yazık ki :-(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şule uzundere,
      gerçekten di mi ama ya , adam bizimkilerin halini mi gördü kaç sene önceden de bire bir anlattı bu kadar hele o bugün canım kardaşım dedikerlimiz yarın ismini bile değiştirdiklerimiz, bugün ne istediler de vermediklerimiz yarın ...bir de o iş böyle değil miydi diyenlere sen bilmezsincilerimiz, kraldan çok kralcılarımız ahh yaa ...

      Sil