31 Temmuz 2019 Çarşamba

BÜYÜK KARDEŞİM ATATÜRK- MAKBULE ATADAN

2. Baskı 2016
214 Sayfa

Kitap;
 1 Kasım 1951- 22 Mart 1953 yılları arasında Yeni İstanbul gazetesinde Makbule Atadan'la yapılan gazete söyleşisini içeriyor.

İki bölümden oluşan söyleşinin ilk bölümü;  Zübeyde Hanım'ın gençliği ile başlıyor, nasıl evlendiği, Mustafa Kemal'den önce olan çocukları, Ali Rıza Bey'in yaşamı, o dönem içinde yaşanılan hayat koşulları, bilhassa kadın ve kızların ahvali gibi konuları ele alarak devam ediyor.

İkinci bölüm,
 Mustafa Kemal'in çocukluğunda başlayıp, 13 Mart 1899'da İstanbul'daki Harp Okuluna girişiyle son buluyor.

Açıkçası kitapta Mustafa Kemal Atatürk'ten ziyade bir dönemi -o dönemin Yunanistan'nını- anlatmış Makbule Hanım. Savaş, göç, kadına bakış, Yunanistan'da Osmanlının nasıl göründüğü , çeteler, muhacirler detaylıca aktarılmış.

Ben daha ziyade Atatürk'ün birey olarak daha detaylı ve özel tanımlamalarını bulacağımı umarak başlamıştım kitaba ancak o dönemi okumak ta - hele ki yaşamış birinin ağzından çıkıyorsa- oldukça etkileyiciydi. Her ne kadar o dönemi belki defalarca okumuş olsam da bıkmadan daha defalarca okuyabilirim. 

Tarih severlerin kaçırmaması gerektiğini düşünüyorum.

Bilhassa Atatürk hakkında her yazılanı okumak isteyenler varsa, ya da benim gibi kütüphanelerinde bir Atatürk köşesi oluşturmaya azmetmişler ise edinilmesi gerekenlerden biri.

Bir iki alıntı ile yorumumu bitiriyorum, hepinize keyifli okumalar olsun, sevgiyle...

********

"Memlekette idare soysuzlaşmasından çok daha tehlikeli bir düşman olduğunu unutmamak lazım. Bu düşman, taassuptur."

"Aldatmak, devlet kasasını soymak, rüşvet almak sosyal bir fazilet haline gelmiş..."

"Askerlik bugün olduğu gibi, en kutsal bir vatan hizmeti değil, yalnız fakit vatandaşların sırtına çöken ağır bir yüktü. Bedelini veren askerden kurtuluyor. Medreseliler ise rahat ne bedel var ne askerlik. "

"Osmanlı padişahları arasında kültür düşmanlığı ile tanınmış olanlar çoktur. Fakat bunların başında Abdülhamit gelir. Onun sultanlığı zamanında her türlü fikir hareketi, sırf idare maksadıyla durdurulmuştur. O'na göre halk ne kadar bilgisiz kalırsa o kadar kolay idare edilir."

"..bizde her şey yasak. Düşünmek, öğrenmek, fikir sahibi olmak yasak...Burada yasak olmayan şey, dalkavukluk, iki yüzlülük..."




21 Temmuz 2019 Pazar

SERGÜZEŞT- SAMİ PAŞAZADE SEZAİ /ÇEKİLİŞ SONUCU




Çekilişimizin kazananı Burcu Odacı. Tebrik ediyor, şansı daim olsun diliyorum. Keyifli okumalar olsun. 







İstek Yayınlarında 1. Basım 2018
112 Sayfa


!!!Türk klasiklerinin ilklerinden biri, İstek Yayınları işbirliği ile içinizden birinin olacak, artık bildiğiniz üzere tek yapmanız gereken yorum bırakmak.

Son Katılım 27.07.2019 Cumartesi 00.00


"Hayatımız son dakikalara, felaketimiz son derecelere yaklaştığı zaman ani bir teselli, ilahi bir yardım, kırık kalplerimizin çoğunun imdadına yetişir."

Sadeleştirmesini Prof. Dr. Mehmet Kanar yapmıştır.

Eser Türk edebiyatında romantizm'den realizme geçiş eseri olarak görülür. O dönemin sorunlarından kölelik ve insanların parayla alınıp satılması konu edilmiştir. Sami Paşazade Sezai'nin hayat hikayesi ile değerlendirildiğinde otobiyografik unsurların olduğu görülür.

 Edebiyat severlerin mutlaka okuması, tarih meraklılarının da kaçırmaması gerekir. Tarih ne alaka demeyin, ülkenin o döneminin bir kesitini, realist bir bakış açısıyla görmeyi sağlar.


Not: Sergüzeşt; Farsça "ser: baş" ve "guzeşt :geçmiş" kelimelerinin birleşiminden oluşup, "macera, serüven" anlamında kullanılmıştır.


8 Temmuz 2019 Pazartesi

EDEBİYATIN AYKIRI ÇOCUKLARI- ANDREW SHAFFER

Çeviri: Çetin Soy
1. Baskı 2014
249 Sayfa

Kitapta bahsi geçen kişiler, edebiyat dünyasındaki izleri asla yadsınamayacak isimler. Fakat bu isimlerin yaşamlarını normal kabul edebilmek(Normal ne demekse!) mümkün değil.

Mesela  sadizmin isim babasının Marquis de Sade olduğunu bilir miyiz? Peki bu isim babalığını hak etmek için yaşamı boyunca elinden geleni ardına koymadığından haberdar mıyız?

Ya da Samuel Taylor Coloridge'ın Kubilay Han'ı yazarken ciddi miktarda afyonun tesirinde olduğunu?

İçlerinde en masumu olan Balzac'ın günde 50 fincan sade kahve içtiğini?

Madam Bovary'nin en çok yargılanan kitaplar arasında olduğunu?

Oscar Wilde'ın kadınsı kıyafetler, makyajlı hali ve davranışlarıyla (evli ama eş cinsel olduğunu saklamaz) gazetelerde alay konusu olduğunu?

Bütün bunlara rağmen yazarın da dediği gibi:

"Tüm zamanların en iyi 100 romanının dilediğiniz listesini açın. Fitzgerald'ların, Faulkner'lerin ve Hemingway'lerin arasında çok sayıda sakin, ayık edebiyatçı göreceksiniz. Hayır aykırı edebiyatçılar arkalarında o değerli yapıtları şoka uğratan davranışları sayesinde değil, 
onlara rağmen bıraktı. "




5 Temmuz 2019 Cuma

KIYIDA YAŞAMAK- AHMET CEMAL

1. Basım 2004
3. Basım 2017
149 Sayfa 

"Dostluğun ahlakı, bir noktada aşkın ahlakından çok daha çetin cevizdir. Çünkü aşkta, aslında hayallerinde yarattığın insanı severken, dostuna sırf o nasılsa öyle olduğu için bağlanırsın."

"Bir hayat, hiç yaşanmadığı gibi anlatılabilir. Nasıl yaşananlar da hiçbir zaman yaşandığı gibi anlatılamıyorsa."

"Şimdi, büyük bir akıntıda sürüklenmeyle geçen onca yılın ardından, hala yüzebildiğim kanısındayım. Ama aslında bütün yapabildiğim, bulunduğum yerde debelenmekten ibaret."

*******

Ahmet Cemal'i duymuşsunuzdur, hiç yoksa adını bir Kafka, bir Zweig, bir Canetti  çevirisinde görmüşsünüzdür.

Aslında adını, izini bir yerlerde hep gördüğümüz isimlerden biridir Ahmet Cemal, çok şey yapmış, iz bırakmış fakat bu iz toplumun geneli tarafından pek bilinmemiştir.

Kıyıda Yaşamak, Ahmet Cemal'in tek romanı, otobiyografik unsurları çokça, roman olarak adlandırmaktan ziyade parçalamış yaşam kesitleri demek yerinde belki de.

Aslında reel hayattan, Ahmet Cemal'in hayatından, hislerinden, fikirlerinden bir demet. 

Bir çocuğun, eşcinsel bir bireye dönüşünün nasıl ve nedenleri üzerine kafa yorması, aşık olmak istemesi, hayattan bekledikleri ve  sahip olabildikleriyle evrilişi.

İçim acıyarak, ebeveynliğimi sorgulayarak okudum diyebilirim tabii bazı anlarda içinde yetiştiğim aileyi de anımsadım.

Okunası, hele Ahmet Cemal yazmışsa edinilesi diyeceğim kitaplardan. Ama her okuyan bu kitabı sever mi emin değilim, sanmıyorum.





Gereksiz epub


331 Sayfa 

112 sayfa

Mary jo putney -kayıp lordlar serisi
351 sayfa
302 Sayfa