30 Haziran 2023 Cuma

19 Haziran - 30 Haziran ÖZETİ

 Merhaba sevgili blog camiasının güzide bireyleri, canım arkadaşlarım... Nasılsınız?

    Bendeniz bir miktar yorgun fakat oldukça mutlu, ve iç güveysinden hallice sayılırım. İzlediklerim, okuduklarım bu yoğunluğun getirisi olarak nicel anlamda azalmaya gidilmiş ise de, bundan şikayetlenecek değilim. Bakalım neler izlemiş, neler okumuşum. 
    Prisma, Skam İtalya yönetmeninin çektiği bir gençlik ve arayış dizisi. Zaten gençlik zamanı terimi  yerine, arayış zamanını kullanmalıyız bence, hayatımızın o dönemi için. Sonraki zamanlara da hayal kırıklığım,  bitmeyen umutlarım,  son düzlük gibi isimler verilse mi? Ne alakası var bu mevzunun bu diziyle değil mi? Yok valla! Geçelim.
   Neyse Skam dizisini sevenler sevebilir, ve hatta eminim ki sevecektir. Dizideki ikiz çocukları tek çocuk oynamış, burası da enteresan.  Zaten ilişkiler de enteresan.  Kızın biri 16. doğum gününü kutladı mesela, kendimi düşündüm 16 yaşımda, sonra 22 yaşında olan oğlumu.  Ne yaşadık çocukluğumuzda,  ne yaşattık  çocuklarımıza... Neyse efendim, herkese hitap etmiyorsa da bazen farklı perspektifler dimağ açar diyerekten devam ediverelim hayatımıza.
    Malcolm Gladwell'in Outliers, yani Çizginin Dışındakiler kitabını okudum. Yazar Bazı İnsanların Neden Daha Başarılı Olduklarını, farklı tespitler ile gündeme getirmiş.  Mesela bazı başarılar doğum tarihi ile ilgilidir demiş." Olur mu öyle şey?" diyecekler için işte bu kitap tavsiye edilir 😁
    Kitabı 22 Haziran günü bitirdim.  
    "Ve kitap tüketimimiz bu kadar düşük olmaya devam ederse, en azından bunun nedeninin kitapların satın alındıklarında çok pahalı olmalarından değil okumanın köpeklere, sinemaya ya da pub'a gitmekten daha az heyecan verici bir meşgale olmasında yattığını itiraf edelim."

    Ve aslında çok severim diye başlayıp,  ilgi çekici bir konu olmasına rağmen bekleneni bulamadığım kitaplardan biri daha George Orwell'in Kitaplar ve Sigaralar adlı kitabı. 

    Orwell'in gazete köşe yazılarının bazıları,  özellikle kitap okuma üzerine olanların içeriği ilgi çekici, fakat hepsi aynı hevesle okunmaktan aciz. Yine de, bence, Orwell muhakkak okunması gereken düşünürlerden biridir. Keyifli okumalarınız olsun canım arkadaşlarım. 

   Bu post: Her şeye rağmen kendimiz olabildiğimiz anlar  için...





18 Haziran 2023 Pazar

3- 18 HAZİRAN 2023 ÖZETİ

NE İZLEDİM*
    Bülent Şakrak 'ın yazdığı,  Erkan Kolçak Köstendil'in yönettiği,  Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu, Ali Seçkiner, ve Merve Dizdar'ın oyunculuklarını izleyebileceğiniz Tamirhane'yi 3 Haziran günü izledim. Beyazperde adlı sitede 2.8 almış fakat ben sevdim, bir şekilde izletti kendini. Bu kadronun çıkaracağı  bir film için vasat gelebilir, fakat eğlenceliydi. Ve yine Rıza Kocaoğlu'nun müthiş oyunculuğu. Hele o tornavidalı sahne... Neyse izleyenler yazsın 😄 gizemini bozmadan ama, "spoilerSIZ" 

*******************************************************
NE OKUDUM*
5 Haziran günü Ursula K. Le Guin ablamdan Devrimden Önceki Gün adlı kitabını okudum. 

"Anarşizmin başlıca hedefi otoriter Devlet'tir ( ister kapitalist, ister sosyalist olsun); başlıca ahlaki ve pratik ilkesi işbirliğisir (dayanışma, yardımlaşma).

hainish cycle #6.5 diye geçiyor,  serinin içinde ROCANNON'UN DÜNYASI var ;)

********************************************************************************
 NEREYE GİTTİM*

14 Haziran, Mülkiyeliler 'deki etkinliğe katıldık.
Ankara Öykü günleri kapsamında, Dergilerde yer bulmak konuşuldu. Ben sonunu kaçırdım ama 20.00'ye kadar olan kısmında oradaydım. 

Evet benden 15 günlük raporumu okudunuz, sizler neler yaptınız ? Neler okuyup, izlediniz? Umarım günlerinizi hep size en iyi gelen şekilde geçirmişsinizdir. Sevgiyle kalın arkadaşlarım, sağlıkla kalın.

2 Haziran 2023 Cuma

26 MAYIS - 2 HAZİRAN 2023 ÖZETİ

     Yeniden merhaba sevgili arkadaşlarım, nasılsınız, neler yapmaktasınız?

Ben;
27 Mayıs 'ta Ursula K. Le Guin 'den Güçler kitabını okudum. 3 kitaptan oluşan serinin son kitabıdır.  

"Yalana inanmak, yalan bir hayat yaşamaktır. "
Ursula hayranlığımı bilen bilir, ne yazsa okurum, ne yazdıysa okuyacağım dediğim yazarlardandır. Distopik kurguları sevmiyorsanız uzak durun, derim normalde her kitabından ya da serisinden sonra, fakat bu defa öyle değil. Şöyle ki; evet ilk kitabında bir fantastik yön vardı fakat ikincisi o kadar gerçek dünyadandı ki, ve hatta o kitap için Irak tarihindendir falan yazan olmuş o derece. 



Neyse ne, bu 3. kitabı diyebilirim ki serinin son noktası olmuş, olabilmiş. Hata bitiş sayfaları bütün öyküyü derlemiş toplamış Ben çok sevdim. Yineleyeceğim ama bu yazara yansız bakamadığımdan sevmeyenleriniz olabilir, kalemini bilenlerin kaçırmaması gerekenlerden  :) 
💜💜💜🤎🤎🤎🖤🖤🖤❤❤❤🧡🧡🧡

30  Mayıs Salı günü Bronz Atlı kitabını bitirdim,
Paullina Simons'tan.



"Bu kısacık hayatından kaçmayacak ve başını öne eğmeyecekti. Gözlerini kaldırmanın bir yolunu bulacaktı."

The Bronze Horseman #1

    Bu kitabı pek çok seven var, hemen hepsi 5 yıldız vermiş Goodreads uygulamasında. Bir iki tane de 1  yıldız var. Ben seri olduğunu bilmeden  okudum.  Şimdi kitap öyle bir yerde bitti ki ikincisi muhakkak okunması lazım benim için.  Oysa hem ⭐⭐⭐⭐ verdim hem de aslında bittiği için sevinmiştim.  

    Bu kadar anlattım bari bir iki kelam da kitabın ne anlattığından olsun, değil mi?
    Efendim kitap; 2. Dünya savaşının Rusya'da geçen kısmında başladı,  3 çocuklu, komünist Rus ailede savaş başladı söylentileri, ailenin 2 kızından birinin ikiz erkek kardeşinin(ailenin tek erkek evladı)  savaş yerine kampa gönderilmesi. Erzak almak için gönderilen biraz saf olan kız kardeşin erzak yerine dondurma alıp oturduğu durakta tanıştığı askerle olan ilişkisi bütün kitaba tesir ediyor.  Diğer kız kardeşin bu askerle yakınlığı,  askerin en yakın arkadaşının da olaya bambaşka bir pozisyonda dahil olması, biraz yılan hikayesine çeviriyor kitabı, fakat nasıl desem 720 sayfa olan kitabın içinde aşk, sadakat, merhamet, şehvet, adalet ve pek tabii sefaleti iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Yazar o kadar yoğun anlatıyor ki hepsini.  Hele son 100 sayfa...

Netice mecbur 2. Kitabi da okunacak 😃

NE İZLEDİM 
NIGHT FLIGHT 
Bu filme tesadüf edişimin Pride Month ile alakası yok, fakat tesadüfen böyle olduğunu görünce sanırım bir iki film daha izlerim :)


Night Fight; şiddet içeren bir film...
Gerçek hayatta farklı olmak, Kore 'de farklı olmak, norm dışında kalmak, akran zorbalığı,  ergen psikolojisi, ne ararsanız var filmde.
Şiddet içerir, cinsel şiddet içerir o sebepten de sağlam bir psikoloji ve yaş sınırı gerekebilir. Fakat izleyebilenlerin izlemesini ciddi olarak önermek isterim, bilhassa Kore fanlarının Kore'nin gerçek yaşamını görebilmeleri için de iyi olacaktır. Buna benzer bir arka plan,
The Glory 'de vardı. Kore okul yaşamındaki akran zorbalığı olanca şiddetiyle yüze vurulmuştu, Kore'nin bu anlamda iyi filmler çıkardığını ve ekrana çok gerçek halde yansıtabildiğini düşünüyorum.
Bu haftanın da sonu bu şekilde geldi arkadaşlarım, ileriki haftalara bol izlenceli, bol okumalı anlarımız olmasını temenni ederim, sağlıkla...