31 Aralık 2023 Pazar

2023 BİTTİ

Buraya Nilüfer'den bir şarkı bırakıyorum, post boyunca dinleyin efem:)

Ne yazık ki bizim ülkemizde gayet fark ettiriyor geçişini...

Biz dünyadan bağımsız bireysel eylemlerimize bakalım efendim, haftalık dökümümüze yıllık dökülüşlerimizi ekleyelim. 


Bölüm bölüm değil de adeta sezon sezon izlediğim dizi 
9-1-1:Lone Star.
Dizinin 2. sezonunu çok oldu izleyeli, Heartstopper Comic kitaplarının 5.sini okumak yeni nasip oldu. 6 ve 7 için bu kadar beklemesek ne güzel olur, bulan varsa yazıversin gari :D
    100 diye belirlediğim hedefi, yarıyı az geçe 63 kitap ile bitirerek,  tutturamadım ne yazık ki:( 2024 için 53 kitap hedefleyeceğim . Her hafta 1 kitap okumak yetecek, +1 de kendim için :)  Okumalarım son 3-4 yıldır 100'leri maalesef göremiyor, artık "toparlarız ya n'olcek" diyemiyoruz, kabullenmek en iyisi, can sağlığı olsun. Gerisi her şekilde halledilir. 

    Yine 2024 sağlık olsun dediğim fakat yanında pek çok şey istediğim/beklediğim bir yıl olacak benim için. Hepimize güzellikler getirsin dileyelim. Belirsizliklerimiz bitsin diye umamıyorum artık zira o herhalde mezara girince bitecek :D 
Ama yine de yeni başlangıçlar için hazırız hayat, Hayde :D 

24 Aralık 2023 Pazar

2023 - Aralık 4. Hafta

#Acıdanbaşkapaylaşacakbirşeyyok


Ne söylesem... İsyanlarımız da sustu artık, yorulduk. Üzüldük, kırıldık, yanan yine sıvası olmayan ocaklar oldu. Kime ne anlatsam, mesela Facebook hesabından oğlum şehit oldu diye paylaşabilen babalara... Ne iyi gelir yüreği yanmış analara... 

*********************
Her şeye rağmen hayat devam ediyorsa,... Son iki gündür okuyamıyor, izleyemiyorum ama geçtiğimiz hafta iki kitap ve bir serinin bir sezonunu da izlemiştim. Buraya yazıvereyim. En azından yazımızda kalsın bazı şeyler.



Alice Miller; Freud ve Jung eleştirilemez algısını kıranların başında geliyor. Aile kutsiyetini sorgulamaya cüret ediyor.  Psikanalizi tamamen ret edebiliyor. Çocukluk travmaları ile yaşamın ilerisini belirliyor. Ve bunu da çok etkileyici örneklerle okura sunuyor. Dili o kadar yalın ki, hiç eğitim almamış biri de okursa anlayabilir fakat kimler derinliğini kavrayabilir? Bir de tabii yaşamına son veriş şekli ile düşündürüyor. Okunmalı, üzerine düşünmeli, ve muhakkak konuşulabilmeli.


Ağlamaktan iç çıkartan bir sezon, her sezon bir öncekinden duygusal. Gözlerim yaşarmaya yer arıyor ya, bahanesi bu oluyor :( 

Kalın sağlıkla...

17 Aralık 2023 Pazar

2024'TEN ÖNCE


2024'ten önce, fakat bilanço olmayan sondan 2. postum olsun bu. 
Haftaya genel bakış ta diyebiliriz...

Hece Yayınlarının, Hece söyleşileri üst başlığı ile başlattığı etkinliklerden birine Prof. Dr. Mustafa kurt söyleşisine, yine Hece yazarlarından biri olan arkadaşım Narda ile gittik. Kültürel etkinlikleri seviyorsak ;) Sonrasındaki atıştırıp sohbet etme kısmına bayılıyoruz demektir. Söyleşiden sonra Narda ile gidip bir şeyler yedik ve tabii ki derin bir muhabbetinin demini içtik. Teşekkürler beybi.


2024 hedefim: Her hafta 1 kitap, 1 film/dizi, 1 post .
Bu bağlamda ele alınabilecek bu postumda, bu hafta bitirdiğim 1 kitap; Sodom ve Gomore oldu, Yakup Kadri'den. 
Bir edebiyat aşığı olarak pek tabii bu kitabı daha önce de okudum, bu basımı elime nasıl geçti şu an hatırlamıyorum, hediye de olabilir, kendi kitaplığımda yok deyip almışlığım da... Yeniden okuduğum vakit anladım ki, eskiden okumuş olduğum halde hiçbir şey hatırlamıyorum, anımsadıklarım da o kadar buğulu ki...
Kitabın edebi yönü hakkında bir şey demekten ise şunu yazmayı kendime hak görüyorum, hani Netflix ve Lgtb ilişkisi kuranlar var ya, hani ahlakımızın bozulmasından "bağzı" platformların mesul olduğunu savunanlar... işte o arkadaşlar, edebiyatımızı hiç bilmeyenlerdir, hem de sadece eski edebiyattan bahis değil mevzu, yeni edebiyattan da bihaberler.  Bakınız işte bu kitap, hem L hem de G kısaltmasından örnekler barındıranlardan biri. Fakat bu demek değil ki Netflix'i bırakın, asıl suçluyu bulduk! Küçük bir sır vereyim, asıl suçlu edebiyat ta değil :) 
Ama kime ne anlatacaksın değil mi?  Neyse...


Haftanın ne izledim'i: 9-1-1 : Lone Star serisinin ilk sezonu oldu. Bir çırpıda ilk sezonu bitirdim, hem de 9-1-1 'e başlayıp bitirememiş olmanın getirdiği rehavet ile. Bazen böyle şeyler oluyor :) Yine de Lone Star bitirebilirsem, bir daha 9-1-1'e dönüş yapabilirim, neden olmasın. 

Haftaya Pazar görüşmek dileğiyle, :)







 

12 Aralık 2023 Salı

WELCOME BACK

 Bu sefer hakikaten hoş geldiniz arkadaşlarım😍

Kisa bir özetle karşınızdayım. Sosyal medya detoksumuz bitmiş, kürkçü dükkanına dönülmüştür efendim. Eee bizimkiler, sizler nerelerdesiniz?


Ne okudum da sevdim, adlı başlığa denk gelen kitabımız ile karşınızdayım:) 


Bakınız yalan yok, nitekim Goodreads puanına da 5 adet ⭐ vermiş miyim, vermişim. 
Bittııı...

Hangisini keşke okumasaydım, dedim:

Görüldüğü üzere yıldız falan yok...

Hangisini siz de izleseniz keşke dedim.

Pop Marley'in sözdeyişine dikkatinizin çekilebileceğinin garantisini veriyorum. 

Ve arkadaşlar nereye gidelim dediğinizi duyar gibiyim, 

Bolu-Abant


Ve Ne görelim sorunuza da;


Bir Ankara akşamüstü diye cevap veriyorum.

    Evet canım ciğerim arkadaşlarım,  bol okumalı, çok izlemeli, pek bi yerimizde duramadığımız bir yeni yıla girelim istiyorum. Bu sene yeni bir yıla, yine, yeni umutlarla giriyoruz, bilançolarımdan birini daha yapacağım sanırım.  Goodreads 'taki hedefim tabii ki tutmadı fakat ne yaptığımızı da bir görelim.  🌏
    Ve sonra sıfırdan, yeniden başlayalım,  neden olmasın. Hayat devam ediyor...

30 Haziran 2023 Cuma

19 Haziran - 30 Haziran ÖZETİ

 Merhaba sevgili blog camiasının güzide bireyleri, canım arkadaşlarım... Nasılsınız?

    Bendeniz bir miktar yorgun fakat oldukça mutlu, ve iç güveysinden hallice sayılırım. İzlediklerim, okuduklarım bu yoğunluğun getirisi olarak nicel anlamda azalmaya gidilmiş ise de, bundan şikayetlenecek değilim. Bakalım neler izlemiş, neler okumuşum. 
    Prisma, Skam İtalya yönetmeninin çektiği bir gençlik ve arayış dizisi. Zaten gençlik zamanı terimi  yerine, arayış zamanını kullanmalıyız bence, hayatımızın o dönemi için. Sonraki zamanlara da hayal kırıklığım,  bitmeyen umutlarım,  son düzlük gibi isimler verilse mi? Ne alakası var bu mevzunun bu diziyle değil mi? Yok valla! Geçelim.
   Neyse Skam dizisini sevenler sevebilir, ve hatta eminim ki sevecektir. Dizideki ikiz çocukları tek çocuk oynamış, burası da enteresan.  Zaten ilişkiler de enteresan.  Kızın biri 16. doğum gününü kutladı mesela, kendimi düşündüm 16 yaşımda, sonra 22 yaşında olan oğlumu.  Ne yaşadık çocukluğumuzda,  ne yaşattık  çocuklarımıza... Neyse efendim, herkese hitap etmiyorsa da bazen farklı perspektifler dimağ açar diyerekten devam ediverelim hayatımıza.
    Malcolm Gladwell'in Outliers, yani Çizginin Dışındakiler kitabını okudum. Yazar Bazı İnsanların Neden Daha Başarılı Olduklarını, farklı tespitler ile gündeme getirmiş.  Mesela bazı başarılar doğum tarihi ile ilgilidir demiş." Olur mu öyle şey?" diyecekler için işte bu kitap tavsiye edilir 😁
    Kitabı 22 Haziran günü bitirdim.  
    "Ve kitap tüketimimiz bu kadar düşük olmaya devam ederse, en azından bunun nedeninin kitapların satın alındıklarında çok pahalı olmalarından değil okumanın köpeklere, sinemaya ya da pub'a gitmekten daha az heyecan verici bir meşgale olmasında yattığını itiraf edelim."

    Ve aslında çok severim diye başlayıp,  ilgi çekici bir konu olmasına rağmen bekleneni bulamadığım kitaplardan biri daha George Orwell'in Kitaplar ve Sigaralar adlı kitabı. 

    Orwell'in gazete köşe yazılarının bazıları,  özellikle kitap okuma üzerine olanların içeriği ilgi çekici, fakat hepsi aynı hevesle okunmaktan aciz. Yine de, bence, Orwell muhakkak okunması gereken düşünürlerden biridir. Keyifli okumalarınız olsun canım arkadaşlarım. 

   Bu post: Her şeye rağmen kendimiz olabildiğimiz anlar  için...





18 Haziran 2023 Pazar

3- 18 HAZİRAN 2023 ÖZETİ

NE İZLEDİM*
    Bülent Şakrak 'ın yazdığı,  Erkan Kolçak Köstendil'in yönettiği,  Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu, Ali Seçkiner, ve Merve Dizdar'ın oyunculuklarını izleyebileceğiniz Tamirhane'yi 3 Haziran günü izledim. Beyazperde adlı sitede 2.8 almış fakat ben sevdim, bir şekilde izletti kendini. Bu kadronun çıkaracağı  bir film için vasat gelebilir, fakat eğlenceliydi. Ve yine Rıza Kocaoğlu'nun müthiş oyunculuğu. Hele o tornavidalı sahne... Neyse izleyenler yazsın 😄 gizemini bozmadan ama, "spoilerSIZ" 

*******************************************************
NE OKUDUM*
5 Haziran günü Ursula K. Le Guin ablamdan Devrimden Önceki Gün adlı kitabını okudum. 

"Anarşizmin başlıca hedefi otoriter Devlet'tir ( ister kapitalist, ister sosyalist olsun); başlıca ahlaki ve pratik ilkesi işbirliğisir (dayanışma, yardımlaşma).

hainish cycle #6.5 diye geçiyor,  serinin içinde ROCANNON'UN DÜNYASI var ;)

********************************************************************************
 NEREYE GİTTİM*

14 Haziran, Mülkiyeliler 'deki etkinliğe katıldık.
Ankara Öykü günleri kapsamında, Dergilerde yer bulmak konuşuldu. Ben sonunu kaçırdım ama 20.00'ye kadar olan kısmında oradaydım. 

Evet benden 15 günlük raporumu okudunuz, sizler neler yaptınız ? Neler okuyup, izlediniz? Umarım günlerinizi hep size en iyi gelen şekilde geçirmişsinizdir. Sevgiyle kalın arkadaşlarım, sağlıkla kalın.

2 Haziran 2023 Cuma

26 MAYIS - 2 HAZİRAN 2023 ÖZETİ

     Yeniden merhaba sevgili arkadaşlarım, nasılsınız, neler yapmaktasınız?

Ben;
27 Mayıs 'ta Ursula K. Le Guin 'den Güçler kitabını okudum. 3 kitaptan oluşan serinin son kitabıdır.  

"Yalana inanmak, yalan bir hayat yaşamaktır. "
Ursula hayranlığımı bilen bilir, ne yazsa okurum, ne yazdıysa okuyacağım dediğim yazarlardandır. Distopik kurguları sevmiyorsanız uzak durun, derim normalde her kitabından ya da serisinden sonra, fakat bu defa öyle değil. Şöyle ki; evet ilk kitabında bir fantastik yön vardı fakat ikincisi o kadar gerçek dünyadandı ki, ve hatta o kitap için Irak tarihindendir falan yazan olmuş o derece. 



Neyse ne, bu 3. kitabı diyebilirim ki serinin son noktası olmuş, olabilmiş. Hata bitiş sayfaları bütün öyküyü derlemiş toplamış Ben çok sevdim. Yineleyeceğim ama bu yazara yansız bakamadığımdan sevmeyenleriniz olabilir, kalemini bilenlerin kaçırmaması gerekenlerden  :) 
💜💜💜🤎🤎🤎🖤🖤🖤❤❤❤🧡🧡🧡

30  Mayıs Salı günü Bronz Atlı kitabını bitirdim,
Paullina Simons'tan.



"Bu kısacık hayatından kaçmayacak ve başını öne eğmeyecekti. Gözlerini kaldırmanın bir yolunu bulacaktı."

The Bronze Horseman #1

    Bu kitabı pek çok seven var, hemen hepsi 5 yıldız vermiş Goodreads uygulamasında. Bir iki tane de 1  yıldız var. Ben seri olduğunu bilmeden  okudum.  Şimdi kitap öyle bir yerde bitti ki ikincisi muhakkak okunması lazım benim için.  Oysa hem ⭐⭐⭐⭐ verdim hem de aslında bittiği için sevinmiştim.  

    Bu kadar anlattım bari bir iki kelam da kitabın ne anlattığından olsun, değil mi?
    Efendim kitap; 2. Dünya savaşının Rusya'da geçen kısmında başladı,  3 çocuklu, komünist Rus ailede savaş başladı söylentileri, ailenin 2 kızından birinin ikiz erkek kardeşinin(ailenin tek erkek evladı)  savaş yerine kampa gönderilmesi. Erzak almak için gönderilen biraz saf olan kız kardeşin erzak yerine dondurma alıp oturduğu durakta tanıştığı askerle olan ilişkisi bütün kitaba tesir ediyor.  Diğer kız kardeşin bu askerle yakınlığı,  askerin en yakın arkadaşının da olaya bambaşka bir pozisyonda dahil olması, biraz yılan hikayesine çeviriyor kitabı, fakat nasıl desem 720 sayfa olan kitabın içinde aşk, sadakat, merhamet, şehvet, adalet ve pek tabii sefaleti iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Yazar o kadar yoğun anlatıyor ki hepsini.  Hele son 100 sayfa...

Netice mecbur 2. Kitabi da okunacak 😃

NE İZLEDİM 
NIGHT FLIGHT 
Bu filme tesadüf edişimin Pride Month ile alakası yok, fakat tesadüfen böyle olduğunu görünce sanırım bir iki film daha izlerim :)


Night Fight; şiddet içeren bir film...
Gerçek hayatta farklı olmak, Kore 'de farklı olmak, norm dışında kalmak, akran zorbalığı,  ergen psikolojisi, ne ararsanız var filmde.
Şiddet içerir, cinsel şiddet içerir o sebepten de sağlam bir psikoloji ve yaş sınırı gerekebilir. Fakat izleyebilenlerin izlemesini ciddi olarak önermek isterim, bilhassa Kore fanlarının Kore'nin gerçek yaşamını görebilmeleri için de iyi olacaktır. Buna benzer bir arka plan,
The Glory 'de vardı. Kore okul yaşamındaki akran zorbalığı olanca şiddetiyle yüze vurulmuştu, Kore'nin bu anlamda iyi filmler çıkardığını ve ekrana çok gerçek halde yansıtabildiğini düşünüyorum.
Bu haftanın da sonu bu şekilde geldi arkadaşlarım, ileriki haftalara bol izlenceli, bol okumalı anlarımız olmasını temenni ederim, sağlıkla...

25 Mayıs 2023 Perşembe

11-25 MAYIS 2023 ÖZETİ

Arkadaşlarım merhaba, yeni bir post ile buradayım, fakat benden  önce sizler nasılsınız?  Kendinizden de yazınız :)

     Efendim biz; Ankara'da tesadüf etmiş, 3 kafadar ve yalnız blogger 😉, 13 Mayıs günü yeni bir Ankara keşfi için Atakule 'deydik. Ankara'nın simge kulesi demek mümkün herhalde. Her ne kadar, "betondan başka bir şey göremeyiz, ne yapaceyiz o kadar yükseklerde"  niyazlarında bulunsam da yanımdaki iki cengaver arkadaş, en yükseklere, kuleye de çıkardılar beni. 
    


Atakule 'sinden, Ankara'ya baktım, yine beton, gene gri bu şehir... 


    Botanik bahçeyi de gezdik tabii ...😃 Ankara için muazzam ölçüde bir yeşillik, ve enteresan bir şekilde hafta sonu bile sakin, oysa bütün avm girişleri izdiham halinde. Demek Ankara'lılar hakikaten beton sever. Tabii tercih, saygı duymak zaruri. 

Botanik Park

Ankara'da olup bu gezilere dahil olmak isterseniz, bekleriz. İletişmekten çekinmeyin  :)


Ne izledim:

    16 Mayıs sabahı, The O.C. 'nin 27 bölüm olan 1. Sezonunu bitirdim. Gençliğimin dizisidir. Çok özlemişim. Bu arada yansıma/ayna tekniği ile İngilizce telaffuz için dizi ya da film arayanlara da önerebileceğim bir dizi, tabii ilk izlememde bu açıdan bakmamıştım, bu defa bunun ayırdına da varmış oldum. 



Ne Okudum:

“Yaşamak insanların en büyük korkusu. Ölüm, sahip olduğumuz en büyük korku değildir; en büyük korkumuz yaşamak için risk almaktan korkmamızdır.”

    16 Mayıs günü, bir gün önce başlamış olduğum 
Dört Anlaşma, Toltek Bilgelik Kitabı, … ötesi’ni okudum, Don Miguel Ruiz ‘den. ⭐️⭐️⭐️⭐️ verdim çünkü bazı örneklemler bana uygun gelmedi. Fakat bazı yerleri mükemmeldi.     
    Kitabı Nagihan sayesinde okudum, buradan kendisine teşekkür ederim, inş unutmadan üzerine konuşacağız :) O'nun gezimiz hakkındaki yorumlarına da bakabilirsiniz blogundan :)
Şeyma  yazdı mı henüz bakmadım ama onun da bloguna bakabilmek isterseniz isimlerinin üzerine tıklamanız yetecektir. 

    Geldim bir ne yaptık, ne ettik postunun sonuna. Yeni etkinliklerde, kitaplarda, filmlerde buluşalım dileğiyle, kalın sağlıcakla...

13 Mayıs 2023 Cumartesi

1-10MAYIS 2023 ÖZETİ

 

    Sevgili arkadaşlarım yazmayacağım diyorum ama yine yazıyorum, konuşmayacağım diyorum konuşuyorum :D İstikrarda Eylem gibi olmayın :)


    10 Mayıs 2023 tarihinde Deniz Erbulak'ın Adam ve Kız kitabını bitirdim, sanırım bu 3. ya da 4. kere okuyuşum. Elimde 4 yarım kitap varken bu kitabı tercih sebebim kitabın anlattıkları, edebi değeri vs. değil, tamamen kendi tatmin hevesim. Zira sebepsiz şekilde bağlıyım kitaba. Daraldığım, bunaldığım, kafamdaki sesleri susturmaya hiçbir şeyin yaramadığı zamanlarda, neredeyse hemen her sene bir defa kaçış noktam bu kitap, nedeni, niçini olmadan...

"Hafızası atamadıklarıyla öyle doluydu ki... Hepsi demir kaynağıyla tutturulmuş gibiydi beynine ve yeni şeyler için de yer giderek azalıyordu. Yeni bir şey de yoktu gerçi. "

 

Geçen hafta bir nev mekan bulduk ve deneyimledik, Ankara'daki blogger kankilerimle...
    So pung adlı mekan, Karanfil sokakta, Kızılay'a yürüme mesafesinde, Mavi Kalemdekiler Nagihan'ın üzerinde gördüğünüz Hanbok; Kore geleneksel kıyafeti,  giymek ve fotoğraf çekmek ücretsiz.  
    Yemeklerden sadece sol baştaki peynirli Tavuğu beğendik,  Classic Ramyeon bildiğiniz noodle, Bokjimmyeon neredeyse bildiğiniz sebzeli yassı makarnaydı. 
    Ramazan hareketsizliğinin bünyeme katmış olduğu 3 kilonun üzerine Sopung 'ta  eklenen ve dahi sonrasında gömülen profların getirisi kalorileri atmanın yolu da bu ay yeniden salonlara dönmek oldu. 
    Amiyane tabirle No Pain No Gain arkadaşlarım 🫶🏻

    Gezip görme işini ciddiye alıyoruz, bu şekilde aktif zamanlarımı da kayıt altına almak hoşuma gidiyor, siz de okumak zorunda kalıyorsunuz tabii, üzgünüm. Fakat sanırım bir zaman daha bu tarz postlara maruz kalma olasılığınız var, Ankara'da geçiciyim diye düşünüyorum, bu sebepten ne kadar çok yerini görme şansı bulursam o kadarı yanıma kar kalacak. Ne demişler çok okuyan değil çok gezen...
    Kalın sağlıcakla arkadaşlarım...Kitaplarla, sevgiyle, umutla...

30 Nisan 2023 Pazar

15 - 30 NİSAN 2023

    Merhaba sevgili blog arkadaşlarım, nasılısınız? Ben burada yokkken;
    17 Nisan Pazartesi,  Lucy Lennox'un  Professor platonic kitabını bitirdim ve O'na 2 yıldız verdim. İnanın tek  ya da hiç yıldız  verilebilirdi, fakat yazarın oturup yazma sürecini göz ardı etmek istemedim. Çok kısa, çok çok ama çok hızlı gelişen bu aşk hikayesi, hızına binaen inandırıcılıktan uzaklaşmıştı. Ve okur olarak beni tatmin edemedi. 
 


“Bir damla gözyaşım yok. Ama ağlıyorum. Her-şeye-çok-geç-kaldım.”
18 Nisan'da Yalnız Uyuyanlar İçin kitabını bitirdim.
Beni bilen, Cemil Kavukçu dendiğinde akan suların durduğunu bilir, bir kitabını daha okumuş olmanın keyfini sürmekteyim, her ne kadar öyküleri karamsar, hafif iç gıcıklayıcı, biraz şüphe uyandırıcı idiyse de bu kitabında... Bu pek tabii ki benim taraflı ve kayırmacı görüşüm, sevmeyeni de olacaktır, fakat ısrarla öneririm, muhakkak bir Kavukçu kitabı okuyunuz.


    27 Nisan günü Murat Gülsoy'un Büyübozumu : Yaratıcı Yazarlık,
Kurmacanın Bilinen Sırları ve İhlal Edilebilir Kuralları, isimli kitabını bitirdim. Yazarı akademisyen olarak bilenleriniz olmayabilir ama kitaplarını okumuş ya da görmüşsünüzdür diye düşünüyorum.  Bu kitabında Gülsoy bütün akademik bilgisini döktürmüş, buna rağmen okuması hem kolay hem anlaşılır bir kitap olmuş. 
    Gördüğünüz gibi 5 adet yıldızını da almış, gerçi kendisine yıldız vermek benim haddim değil, ve elimde olsa bir kaç yıldız daha eklerdim. 
    Kitap; kitap yazmak isteyenler, buna teşebbüs edenler, ve okurlar için hem bir kılavuz, hem bir ansiklopedi, hem de bir pusula vazifesi görüyor. Bu kitaptan sonra okumak isteyeceğiniz pek çok kitaptan  alıntıla barındırıyor. Ben açıkçası kitap yazamayacağım, fakat benim gibi bir okurun  da dikkatini çekmeyi başardı ve diğer bahsi geçen kitapları okuma arzusu hissetmesine vesile olabildi. Bahsi geçen bazı hikayeleri ve yazarları okumuşluğum var, hatta severek okumuşluğum var. Bazılarını da not almışım, onları da sizler ile paylaşıyorum.  
    Fakat bu kitabı bilhassa okumanızı ister ve tavsiye ederim, sadece yazar adayları için değil, biz okurlar için de fevkaladefaydalı olabilecek ve farklı bakış açıları kazandıracak inancındayım.  Keyifli okumalar...

NEREYE GİTTİM 
Ankara'ya ısınamadım malumunuz, o sebepten çok fazla yaşamına ayak uydurabildiğim söylenemez, belki bu sebepten bu şehri tanımaya ilgim pek az. Fakat 28 Nisan'da eşimin işi Sulu Han tarafına düşünce, ben de bu hanı sık sık Ankara'da ne var, sayfasında gördüğümden, ve yağmurlu günlerde yürümeyi sevdiğimden peşine takıldım. Suluhan beklediğim gibi değildi...Daha büyük, daha tarihi dokusu korunmuş bir şey beklemiştim....
Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi 'ni bir arkadaşı ile gezmiş, girelim dedi ama kapanışı çok yakındı ve oldukça hızlı bir tur olmak zorunda kaldı, siz bol bir zamanda gidin. Çünkü 5 katlı ve incelemek isteyebileceğiniz fotoğraflar olabilir. Tabii yıllar önceki fotoları görüp uzun uzun düşünebilirsiniz. Ne çok keşkelerim oluyor o zamanları gördükçe...


Agustus ve Roma Tapınağı 
Ki kendisinin üzerinde bugün Hacı Bayram Veli camii var. Etrafı ise vakıf ve derneklerle çevrili...

Bir postun daha sonuna geldiniz, yeni postlarda görüşmek dileğiyle, kalın sağlıcakla...

14 Nisan 2023 Cuma

8-14 NİSAN/ 15. HAFTA

Sevgili arkadaşlarım '23 yılının 15. haftasından merhaba, nasılsınız?

Benim için yine sıradan; okumalı, izlemeli bir hafta oldu. Ne yazık ki izlediklerimden biten olmadığından burada paylaşamayacağım. Merak edenler için: Shantaram ve Replay 1994 izlediğim diziler. Gelelim okuduklarıma ... 
    Sevgi Soysal'ın Şafak adlı kitabını 11 Nisan Salı günü bitirdim, gerçi kitabın beni bitirmiş olma ihtimali yok değil. Kitap 3 kısımdan oluşur, en akıcı kısmı Şafak.  Belki bir nihayet beklentisi ile okuduğum için, bu kısmı bir oturuşta bitiriverdim. Oysa 2. Bölüm olan Sorgu'da neler çektim, kaç satır hemen  bir kenara atmak için yetti, kaç sayfada bıraktım elimden kitabı. Kendim yaşamamış olmakla bile bu kadar etkileniliyorum, yaşayanların hali nicedir, düşünemiyorum. 
    12 Mart dönemini anlatan az sayıda kitaptan biri olmasıyla da, gerçekliğin açmazlarıyla, soyut duygu durumlarının gerçeklerle iç içe geçmesiyle de önemlidir.  Türk Edebiyatı eğitiminde, akademide, kendine ayrıca yer edinmiş bir hikayedir Şafak.  Post modern edebiyatta, dönem anlatısı olması,  toplumsal olayların, toplumu oluşturanların siyasete dahliyetleri, ve tabii psikolojik tahlillerini de unutmamak lazım. Anlatılanlar Oya'nın hikayesi de değildir tek başına, Mustafa'ya ya da Ali'ye de verilemez başrol. Çok katmanlı şekilde anlatılanlar, çok kişilikli, çok farklı yaşamlara dokunan hikayelerin iç içe geçişmesidir. 
    Edebiyatımıza yer edenlerden birini daha okumuşluğumun memnuniyeti, kitapta anlatılanlara isyanımla bütünleşmiş vaziyette,  yine de ille de okuyunuz diyorum. 

    Julia Quinn'in Şahane Bir Kadının Gizli Günlüğü adlı kitabını 13 Nisan Perşembe günü, başladığımın hemen ertesi günü bitirdim. Bu kitaba başlama sebeplerimden biri; bir önceki okuduğum kitabın etkilerini üzerimden silkip atmak istememdi. Fakat kolay okunan bir aşk romanının bu kadar vasat altı olması gerekiyor muydu bilmiyorum,  yazardan daha önce de romantik kitaplar okumuştum ama bu kadar mantıksız olanına denk gelmemiştim sanırım.  Akıllı olduğunu iddia eden fakat akılsız hareket eden bir kadın,  aşktan ağzı yanmış bir baronu dize getirmek istiyor. Tarih olarak 1800'ler ... Sevdim diyemeyeceğim, kolay okunuyor olmasının bile kolay okutamadığı nadir kitaplardan biri oldu. 

    Aynı zamanda Bevelstoke serisinin ilk kitabıymış, fakat serinin devamını getirmeyi hiç istemiyorum :)


“Because the greatest part of a road trip isn’t arriving at your destination. It’s all the wild stuff that happens along the way.”

    Tamed; Emma Chase'in Tangled serisinin 3. kitabı. İlk iki kitabını sanırım Şule hediye etmişti. O kitapları Türkçe okumuştum, serinin 4 kitap olduğunu fark ettikten sonra, kolay okunurluğuna güvenerek 3. kitabını da İngilizce indirmiştim. Tabii aradan zaman geçti, fakat bu kiitapta anlatılan ilk 2 kitabın yan karakterleri olduğundan hatırlamakta zorluk yaşamadım. Yine fakat, sanki ilk hikaye kadar etkileyici de bulmadım, sanırım kadın karakterin ayarsızlığı buna sebep olabilir. 4. kitabı indirmemişim, fakat sanırım Kindle 'ın ücretsiz okunanlarından biri ve oradan okuyacağım. Çok ta bekletmekten yana değilim, zira eskisi gibi ara vermekten yana değilim seri okurken. Hatırlamakta eskisi kadar iyi değilim, konsantre sürelerim de henüz eski verimliliğini yakalayamadı. Yine de okumaktan vaz geçmek yok :) 

Uzattım, kusuruma bakmayınız, bundan sonra haftalık olarak giremeyeceğim postlarımı, yine de 2 ya da 3 biten kitaptan bir post yapabilirim sanırım, umarım. İnstagram paylaşımlarım da sadece hikaye bazında kalacak, bundan sonra gönderi paylaşımı yapmayacağım. Biraz mola iyi gelecek gibi. 

Sağlıkla kalın canım arkadaşlarım, kitaplar, filmler yoldaşınız olsun. 



 

7 Nisan 2023 Cuma

1-7 NİSAN/ 14. HAFTA

    Sevgili arkadaşlarım 14. haftayı da bitirdik 😁 , nasılsınız? Nasıl geçti haftanız? Ben bu hafta, geçen haftanın acısını çıkartırcasına okumaya çalıştım.  İlk kitabım Ursula K. Le Guin ablamdan Sesler. Bu kitap Annals Of The Western Shore serisinin 2. Kitabı, ilk kitap Marifetler'i geçtiğimiz haftalarda okumuştum.  

⭐⭐⭐⭐


     "Yaratıcıların, ev işleri ile yemek pişirme kısmını neden masalların dışında bıraktıklarını hep merak etmişimdir. Bütün büyük savaşlar, cenkler bu yüzden, gün sonunda aile bir sofra etrafına toplansın da huzur içinde bir-iki lokma yesin diye yapılmıyor mu?"

    Ursula, hakikaten bu işi güzel yapmış, distopik dünyalar kurmayı fevkalade güzel başarmış bir yazar, bu seri de daha önceki dünyalarından eksik değil.  Fakat aklınızdan geçen o soruyu duyar gibi oluyorum, cevabım evet, seriden bağımsız okunabilir kitap, her ne kadar önceki dünya kahramanlarımız bu hikayeye dahil olmuş ise de ve pek tabii ilk kitap evvelce okunsa daha iyi olabilirse de, okunmasa da olur. 



"On yedi yılda çok şey kaybolabilir. Bir nesil, bilginin cezalandırıldığı ve cehaletin saadet olduğunu öğrenerek yetişiyor.  Bir sonraki nesil cahil olduklarını bile bilmeyecek çünkü bilginin ne olduğunu bilmeyecekler."

    Bu hikayede  Orrec ve  Gry'ı görmek, onların büyüdüklerine tanık olabilmek güzel.  Fakat ayrıca bu kitapta anlatılan Galvamant şehrini de hayal etmek çok keyif vericiydi. Ansul Seferbeyi ve Memer ise efsane kişiliklerden, hikaye muazzam,  kitaplar baş köşede yer almış.  Ve pek tabii bu özgürlük mücadelesi içinde bulunmak paha biçilemez.  
    
    Bütün bunların akabinde okuduğum başkaca yorumlarda, kitapta anlatılan dünyanın, aslında Irak'ın işgalini anıştırdığı/ anlatıldığı yazılmış , aslını isterseniz okurken bile hissedebiliyorsunuz bunu. Belki Irak adını koyamıyorsunuz ama eğer o coğrafyaya yakınsanız, ve yaşananlardan az buçuk haberdarsanız, fark ediyorsunuz tanıdık bir dünya olduğunu. 

    Kitaba goodreads puanım 4 yıldız :)
💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜
⭐⭐⭐⭐⭐
    4 Nisan'da Burak Aksak 'ın Leyla ile Mecnun adlı kitabını bitirdim. Son zamanlarda, en hızlı okuduğum kitap unvanını, alma hakkı kazandı böylece.  Ve en çok güldüğüm kitaplardan biri oldu. Dizisini izlememiştim fakat kitap bitmeden yani dün gece sahur beklerken birinci bölümden başladım,  1.5 saat olunca bölümü tabii, başladığım gibi bitiremedim 🤪

    "Hayat zor,  hayat acımasız. Ben de isterdim geçmişimden koşar adım kaçıp, yepyeni başlangıçlara doğru yelken açmayı. Ama ayağımda annemin terlikleriyle en fazla bakkala kadar gelebildim. "
    Ve çok sık yapmadığım bir şey yaparak 5 yıldız verdim kitaba, tabii bu puan okuduğum hikayenin, benim şahsi keyfimi yerine getirebilmesine verildi. Yani çok ta akademik bir değerlendirme beklemek anlamsız :)
    Yine de son zamanlarda yaşanan bunca acı, bunca hüzün ve pek tabii ülke umutsuzluklarıma iyi geldi. Okuyun. İzleye de bilirsiniz tabii, belki de izlediniz :)

    Bir haftayı daha böylece bitirmiş bulunduk, sağlıkla kalın, kitaplarla kalın, hoşça kalın :)