15 Mart 2022 Salı

GÜLNAR- AHMET BİCAN ERCİLASUN

            2018'in 24 Mart'ında almışım kitabı. 
    2. Baskısı 2015'te yapılmış ve 167 sayfa. Roman konseptinde bir efsane. 
    Bu kitabı biraz uzun anlatacağım ama bunun sebebi kitap içeriğinden çok kitabın yazarı olacak. 

    Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, halen yaşamakta olan bir Türkolog/Türk Bilimci'dir. Türk Dili ve Edebiyatı öğreniminin ucundan kıyısından tutunmuş pek çok kişi ismini çokça duymuştur. Duymayanlar için :

     Bilimsel kitaplarından başka bir kitabı olduğunu ve bu kitabın bir roman olduğunu duyduğumda oldukça heyecanlanmıştım, nitekim 2018'de almışım kitabını. 2020'de mezun olduğuma bakacak olursak, sanırım 2 ya da 3. sınıf olmalıyım. O zamanki hayaller başka olduğundan edebiyata dair ne ya da kim varsa hatmeliymişim güdüsüyle her duyduğumu okumaya, öğrenmeye, zaman yetersizliğinden mütevellit okuyamasam da edinmeye çalışırdım:D 

"Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir de ölüm vardı. Sanki hayatın gerçekliği sadece bunlardı."


    Gelelim kitaba, aslında kitabı dergipark'ta  kritik etmişlerse de ben de özet kabilinden bir iki cümle kurmalıyım diye düşünüyorum. 

"Bahçesaray'ın ağaçları buradaki ağaçlar gibi sararır mıydı acaba?"

    Turancılık ülküsünü edinen kişilerden oluşan kadrosu, ki bu kahramanların reel kişilere tekabül ettikleri vakidir. Türkiye, Özbekistan, Azerbaycan ve Altayları içine alan coğrafyası ile aslında Ahmet Hoca'dan fantastik anlatı kıvamında bir roman. Efsane demek mümkünse de masala da kayan bir yapısı var sanki. Aslınca çokça şey anlatmak istenmesi ile konu/coğrafya/ kişi fazlalığı oluşmuş kitapta, nereden baksanız 3 kitaplık bir seri yapılabilinirmiş. O kadar çok kişi anıştırması var ki, o gizemli haller hem okurun ilgisini çekip metne bağlı kalmasını sağlarken aslında dilbilimin içinde olmayanlar için çokça  kafa karıştırmaya meyyal bir hava estiriyor. Bilhassa şamanizm ile mantık ön plana alınmaya çalışılırken diğer yanda İslam'dan uzaklaşmamaya çalışılması ve bilim adamlığının getirisi bir sorgulama hali tıpkı bizim ülkemizdeki etnik toplulukların arasındaki çetrefilli ama çekici albenilerin arasına sıkıştırılmışlık hissini yaşatıyor okura. 

    Turancılık ülküsündeki bütün Türk halklarını bir araya getirme hayallerinin aslında kitapta, hatta bir romanda bile ne kadar gerçeklerden uzak olduğu görülebilmekte. 

"Devlet güçleri acze düşmüşse her Türk düşmana karşı koymalıdır. Yılmaz bir Türktür. 
O halde Yılmaz düşmana karşı koymalıdır. 
Fakat Yılmaz'ı düşmana karşı koyduğu için hapse atıyor ve yargılıyorlardı. Mehmet, o halde  diyordu ya 'büyük önerme' yanlıştır, ya da 'sonuç'."

    Son olarak birlik ve vuslat hayali ile başlayan kitap,realite ile ilerleyip, hafif buğulu bir bitiş yaptı. Ben, edebiyat ya da dil ile ilgilenenlerin okumasını öneririm ama ölmeden önce okumanız gereken 100 kitap arasında yer vermem. Dilciyseniz okuyun ama, sırf A. Bican Ercilasun adı için ya da İsmail Gaspıralı ve Kaplan Hoca'nın adının geçtiği bir kitabı okumuş olmak için bile olsa. :)

    Sevgiyle, kitaplarla kalın, hayalsiz olmuyor ama hayatınızda realiteyi baz alın :D 



 

12 yorum:

  1. sıkıcı bişiye benziyo :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. deeptone,
      sıkıcı değil ama dil ile ilgili olmak lazım sanki ama itiraf ederim ki benim de Hoca'dan beklediğim daha farklı bir şeydi.

      Sil
  2. İlginç geldi Eylem'cim ama şimdilik pas diyorum eline sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eren,
      arada sırada Pas hakkı kullanmamız şart :D

      Sil
  3. tarihi bir dokusu var gibi, benim ilgimi çekti doğrusu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahmet Ozan,
      yani aslında tarihi bir roman değil ama anlatıldığı dönem tarihi de bilsek daha iyi performans alınacak bir kitap, biraz da coğrafya ve politik bilinse tadından da yenmez :D

      Sil
  4. Sayende bilgilendim, bir köşede dursun bu bilgi. Ben de Türk mitolojisi okuyordum geçen sene bir ara.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. N.Narda,
      Mitoloji çok önemli ya, Türk te önemli dünya da çok önemli. ÖZellikle edebiyat severlerin muhakkak okuması, bilmesi lazım, pek çok kitap anlam kazanıyor o zaman :D Ben de Mit okumalarına devam edeceğim hatta elimde bir iki kitap ta var ama ya o kadar çok okunacak şey var ki, tarihi tuttursam psikolojisi olmadı etimolojisi o olmadı :D

      Sil
  5. İlginç görünüyor, denk gelirsem neden olmasın diey bir düşündüm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. she is the man,
      kitap ilginç ama inan herkes sevemeyebilir çünkü gerçekten Hoca çok alan için çalışmış :D

      Sil
  6. Sevemem diye düşünüyorum, emeğine sağlık:))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kitapkeşfi,
      alan içi çalışılmış biraz, romantik bir sevda masalına da bağlanamamış sanki :D hepsini de okuyamayız ki :D bazısını pas geçmek lazım :d

      Sil