14 Aralık 2019 Cumartesi

HAYALİ CEMAATLER - BENEDICT ANDERSON

Çeviren:iskender savaşır 
1. Basim 1993
8. Basım 2015
227 sayfa 
Metis Kitap

"Bu kitabın amacı milliyetçilik denen 'anomali' nin daha doyurucu bir açıklamasına ulaşabilmek için nihaî olmayan bazı öneriler sunmaktır. "

"Ulus hayal edilmiş bir topluluktur. Kendisine aynı zamanda hem egemenlik hem de sınırlılık içkin olacak şekilde hayal edilmiş bir cemaattir."

"Milliyetçiliğin büyüsü, rastlantıyı yazgıya dönüştürmesidir."

"Kutsallığının yanısıra Lâtince'nin belirleyici özelliklerinden biri, çiftdillilere özgü bir dil olmasıydı. "

"1535'te I. François herhangi bir kitabın yayınlanmasını , cezası asılarak idam olan bir suç ilan etti."

"İngiltere'de Norman fethinden önce sarayın yazınsal ve idarî dili Anglosakson'du. Fethi izleyen bir buçuk yüzyıl boyunca kraliyet belgelerinin neredeyse tamamı Lâtince yazıldı.  1220-1350 arasında Norman Fransızcası, bu devlet lâtincesinin yerini aldı.  Bu arada, bu yabancı egemen sınıfın dili ile tabi nüfusun Anglosakson dilinin yavaş yavaş kaynaşmasından Erken ingilizce doğdu. "

"Bugünkü Türkiye, İran,Irak ve Sscb'nin sınırlarına dahil edilmiş olan ve Türk dilleri ailelerine mensup dilleri konuşanların durumu özellikle ibret verici."

"Karşılaştırmalı tarih" denebilecek şeyin gelişmesi zaman içinde o güne kadar işitilmemiş olan ve açık bir şekilde "antikliğin " karşısına konan "modernite" kavramına yol açtı. "

"Dilleri, bazı milliyetçi ideolojilerin yaptığı gibi bayraklar, ulusal giysiler, halk dansları ve diğerleri gibi ulus olmanın bir amblemi olarak ele almak her zaman yanlıştır. Dillerin en önemli özelliği,  hayali cemaatler türeterek, tikel dayanışma grupları inşa edebilme yetenekleridir."

"18. yyda bugünkü Finlandiyanın devlet dili İsveççe idi. Bölge 1809da çarlikla birleşince resmi dil rusça oldu. 1820lerde halk dilinde Fince yayılamaya  başladi."

170. sayfada sipahi kelimesinin Osmanlıca'dan geldiği ve Arapça ve Avrupa dillerine geçtiğini iddia eden yazar kitabının tamamdan anlaşılacağı üzere hiç Farsça diye bir dil duymamış. Milliyetçiliğin nasıl ve nerede doğup geliştiğine dair teorilerini bilhassa Asya üzerindeki uzmanlığı ile bağlayarak açıklamış. Çok fazla kişiden kaynak alarak onların teorilerini çürütmeye çalışmış.  Kaynak anlamında iyi bir kitap, Siyasal okuyan yeğenden hevesle alıp okuduğum ama ilk sayfalarında Türkçe ve Osmanlıca üzerine yaptığı tespite katılmadığımdan her satirinda eleştirilecek bir yerini bulmaya çalıştığım bir kitap oldu. Osmanlıca'yı bir dil olarak ele alabiliriz ona itirazımız yok ancak sadece devlet dili/resmi dil olarak kalmış halk dili olamamış ve kendi kurallarını/gramerini bir türlü ortaya koyamamış Arapça ve Farsçadan sadece kelime almakla kalmamış gramer olarak ta bir hayli etkilenmiş olduğunu kabul etmek lazım. Bu arada hiç atalarımızın dilini anlamıyoruz falan demeyin bir İngiliz de atalarını anlamıyor, anlamak isteyen de bu alanda kendini geliştirebilir kimse engel olmuyor. 

Ama gerçekten sadece konuşmuş olmak için sadece itiraz etmiş olmak için itiraz etmeyin.  

Kitap aynen yorumumda da saptığım gibi odaktan uzaklaşmama neden oldu ama dediğim gibi iyi bir kaynak. 

İlgisi olanlar keyifle okuyacaktır.





12 yorum:

  1. İçeriği baya zengin bir kitap. Paylaşım için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. gizlipencere06,
      evet kesinlikle içerik olarak bir hayli yoğun.

      Sil
  2. Bu kitaba bir kaç sefer başlamaya teşebbüs ettim ama bir türlü başlayamadım.Elimdeki kitap bitince bir daha teşebbüs edeyim bakalım :))

    YanıtlaSil
  3. Okumadım ama eleştirilerin haklı gibi geldi sevgili Eylem. Bu gibi kitapları okurken önce kimin yazdığını incelemeye çalışıyorum. Okulda önerilen bir kitapsa yine de dikkate almak lâzım galiba. Denk gelirse okurum, aklımda olsun. Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Klio’nun Şarkısı,
      aslında çok haklısınız bu konuda ancak bunları da okumak lazım bana göre. Bana göre diyorum çünkü bu konuda biraz dikbaşlı olduğumu kabul etmem lazım zira birileri bu yorumu yapsa da ille kendim göreceğim! ne inat, niye ama işte bu da bir zaaf herhalde...

      Sil
  4. Vize ve final sınavımızın okunması gereken kitabıydı maalesef. Kendisini mecburiyet dışında asla okumazdım zaten çünkü bana hiçbir şey katmadı. Çok sıkıcı bir dili ve ağır anlatımı ile ne yazık ki kendisini sevdiremedi bana...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. siradanbirkaktus,
      zaten bu zorunlu haller sevilesi bir kitaptan bile soğutabiliyor insanı bu kitabın pek sevilesi bir tarafı da olmadığı gözönüne alınırsa kesin bir ızdırap olmuştur
      haklısınız.

      Sil
  5. Bizi atalarımızın dilinden uzaklaştırdılar, bu nedenle onları anlamıyoruz argümanı sonsuz derinlikte sömürülebilir. Öğretilerimiz gereği de osmanlı ve osmanlıcayı eleştirmek yürek ister. Dolayısıyla seni tebrik ederim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Abdullah Özer,
      ahaha her zaman eleştiriyorum bildiğim kadarını en azından, körü körüne saplanmaya çok kızıyorum gerçekten. Bir de sırf Arap harfleri diye bütün yazılanları mübarek kabul etmeleri yok mu deli olmamak elde değil.

      Sil
  6. Teşekkürler.
    https://www.metpordekor.com/

    YanıtlaSil