Onur Saylak 'ın ilk uzun metrajlı filmi olması değildi beni bu filme sürükleyen .
Tam bir Hakan Günday hayranıyım , blogumu takip edenleriniz biliyor.
Filme adını veren kitabı 2 yıl önce okumuşum , ne kadar etkilendiğime bakmak için DAHA' ya tıklayın lütfen.
Filmin sonunda , "Daha romanından uyarlamadır" yazıyor , evet bir miktarı uyarlanmış ama kitabı bu filmle kıyaslamaya kalkarsak , dev bir okyanus ile ufak bir göleti kıyaslamış oluruz.
Belki de kitabın sadece çok az bir kısmının alınmasıdır sebebi , tamamını çekmeye kalksalar 24 saatten fazla sürebilirdi film.
Onur Saylak'ı da severim ama bu filmi başka biri mi çekseydi acaba ?
Mesela Zeki Demirkubuz.
Off bir an hayal ettim de , muazzam olmaz mıydı?
Ahmet Mümtaz Taylan için edilecek tek laf yok , Gaza'yı canlandıran
Genel olarak bakıldığında daha etkili bir film beklerdim , sarsıcı , şok edici bir şey hatta sinemaya birlikte gittiğim arkadaşıma "çok sert olabilir" cümlesini birden fazla kurarak , onu hazırlamaya çalıştım filme girmeden önce.
Ama hazırlanılacak kadar sert çekilmemişti , yanlış anlaşılma olmasın konu çok hassas zaten , pek bizim halkımız bu kadar dürtülmeyi kaldıramaz , o halde filmi biraz yumuşak mı tutalım dediler acaba(film acımasız demek değil anlatmak istediğim kitap kadar vurucu olmadığını anlatmaya çalışıyorum).
Ama bu yazdıklarımın hiçbiri , filmin İstanbul'da bile sınırlı sayıda salonda oynatılması için sebep değil.
Bu yazdıklarımdan da beğenmediğim anlaşılmasın , film iyi ,gerçekten iyi, zaten konu çok iyi.
Ama neden yani , tamam Deliha'ya , Arif'e 2 ve üstü salon ayırmanızı eleştirmiyorum ama böyle bir film de es geçilmemeliydi.
Ne yazık ki kayda değer şeylerin değeri pek yok güzel ülkemde .
Gerçeklerin dile getirilmesi ise adeta yasak!
Film aynı zamanda ödüllü ,
ulusal prömiyerini yaptığı 24’üncü Uluslararası Adana Film Festivali’nden Yılmaz Güney, SİYAD En İyi Film, Adana İzleyici ve Umut Veren Genç Erkek Oyuncu ödüllerini aldı.
Siz yine de gidin Daha 'ya ya da daha iyisi alın kitabı okuyun mutlaka .