19 Mayıs 2017 Cuma

Fedailerin Kalesi ALAMUT -VLADIMIR BARTOL







Çeviri: Ender Nail
1. Baskı 2012
510 Sayfa



"Esasen her türlü tarikat , mensuplarını aldatma üzerine kurulur."

"Hiçbir şey gerçek değil, her şey mubah."

"İnsan hayatının tamamını dört duvar arasında geçirebilir. Kendisini tutsak olarak hissetmediği müddetçe tutsak sayılmaz. Ama kainatın sınırsız büyüklüğünü, milyonlarca yıldızı, galaksiyi  görüp , onlara asla erişemeyeceğini bilen biri için koskoca dünya hapishaneden farksızdır."

**********
Şimdi eğer bu kitabı bir tarih kitabı olarak okumak isterseniz yanılırsınız , yani tarihi gerçekler yok değil ama tamamını gerçek olarak kabul etmenin de imkanı yok.

Fakat roman olarak bile Haşhaşi'leri okumak keyifli.

Enteresan bir keyif , haşhaş çekmiş kadar değildir büyük ihtimalle , yani kafa yapıcı bir durumu yok kitabın.

Fakat ben sevdim , gerçekten sevdim .

Aslında son zamanlarda dikkatimi celbeden tarih okumalarım içinde en çok merak ettiklerimden biri Hasan Sabbah ve Haşhaşi'ler , tabii bu merakı gidermek için bu kitap yeterli değil , ama tarih okumalarım yavaş yavaş ilerleyecek diye düşündüğümde  iyi başlangıçlarımdan biri olarak kabul edebilirim .

Gerçi roman olarak baksanız bile , oldukça düşündürücü bir kitap .

Son günlere biraz fazlaca uyan yanları da yok değil , sanırım "tarih tekerrürden ibaret" sözünü artık kabul etmek gerekir :( 





18 yorum:

  1. Seviyorum tarih kitaplarını ancak bir süredir bende çok sık okuyamıyorum. Bu kitabı ise hiç gördüğümü hatırlamıyorum. Sayende bir fikrim oldu ama :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap Güneşim ,
      bu kitabı tarih kitabı diye tanımlamak doğru mu bilemedim , belki tarihi kurgu /roman ...

      Sil
  2. Nedense bu kitabı hiç hiç sevmemiştim tam olarak sebebini de söyleyemiyorum ama benim için büyük bir hayal kırıklığıydı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gül Akça,
      neden ki , evet anlatılan olaylar pek sevilecek şeyler değil ama ...

      Sil
    2. Kitap 12.yy'da geçiyordu yanlış hatırlamıyorsam dönem dikkate alındığında anlatılanlara takılmadım. Sadece sevmedim. Belki de bilinçaltım Doğu toplumlarının bu din-tarikat sarmalından yüzyıllar geçse de bir türlü kurtulamamasını kabullenemedi. Ortaçağ Avrupası da pek farklı değildi ama onlar kendilerini kurtarmayı bildiler biz hala aynı yerde sayıyoruz maalesef:(

      Sil
    3. Gül Akça ,
      belki de Gül Hanım , fakat Avrupa'da da hala aynı şekilde sürdüğünü düşünüyorum fakat kamuflajı bizden daha iyi yaptıkları kesin .

      Sil
  3. Papağan Teoremi'nde de vardı haşhaşilerle ilgili bir bölüm. Matematikle ilgili bir kitapta hiç beklemezdim ama :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. HAndan ,
      evet oğlum da Papağan Teoremi'ni okuyordu ben bunu okurken ve biraz konuştuk , o da şaşırmıştı :D

      Sil
  4. Bu kitabı sevmeyene rastlamadım. Bunu, arkasından Semerkant'ı oku yorumunu çok duydum. İkisi de elimde var. Bir ara okuyacağım. Eğer okumadıysan Semerkant'ı okuyabilirsin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. şule uzundere,
      Semerkant'ı okudum mu hatırlamıyorum , kitaplarıma bir bakayım ama teşekkürler , aklımda olsun , bu arada sınavlar da geldi yeniden , püfff

      Sil
  5. haşhaşiler çok ilgimi çeken bir konu benim de, kitabı duymamıştım ama seveceğimi sanıyorum:)

    YanıtlaSil
  6. Çok merak ettim, tarikatlar hakkında söylediği söz ne kadar doğru. Tarikat denen şey çok tehlikeli bir şey. Okumak isterim, teşekkürler. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bücürükveben ,
      kitap oldukça rahatsız edici bu anlamda ama gerçekçi de aynı zamanda

      Sil